Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı
6 Ekim 2015 Salı
KingoRoot ile Android Nasıl Root Yapılır? (Resimli Anlatım)
Android Root İşlemi
Pek çok Android kullanıcısı için cihazın Rootedilmesi ya da Rootlanması merak edilen fakat zor – tehlikeli olarak görülen bir işlemdir. Root işlemi ile cihazınıza bir anlamda tam yetki verirken, Google tarafından kısıtlanan pek çok veriye ulaşabilir, cihazınızı hiçbir kısıtlama olmadan kullanabilirsiniz.
Örneğin, Google tarafından onaylanmamış pek çok uygulama, Android cihazlara yüklenememekte ya da dosyaları belirli sınırlar dışında taşınamamaktadır.
Android Telefonu Rootlamak
Cihazınızı Rootlamak için pek çok yöntem bulunmasına rağmen sizlere bu yazımızda Kingo Android Root programı ile bu işlemi nasıl yapacağınızı anlatacağız. İşleme başlamadan önceKingo Android Root programını indirin ve bilgisayarınıza kurun.
Programı indirmek için tıklayın.
Kurulum tamamlandıktan sonra telefonunuzu USB kablosu ile bilgisayarınıza bağlayın ve sırasıyla Ayarlar > Geliştirici Seçenekler kısmına girin. Burada “USB Hata Ayıklama Modunu Seçin ve Aktifleştirin”. Eğer Android 4.3 ve sonrası bir sürüme sahipseniz cihazınızda Ayarlar > Hakkında > Yazılım Bilgisi > Build Numarası kısmına gelerek geliştirici modunu açabilirsiniz.
Yukarıda belirttiğimiz işlemleri tamamladıktan sonra telefonunuzun bağlı olduğuna emin olun ve programda bulunan Root butonuna basın. 4 – 5 dakikalık sürenin ardından telefonunuz başarı ile Rootlanarak yeniden başlayacaktır.
Not: Root işlemi ile cihazınız savunmasız hale gelebilir ya da çalışmaz durumda kalabilir. Tüm bu işlemlerin sorumluluğu tamamen kullanıcıya aittir. Ayrıca Root sonrası cihazın garantisi devre dışı kalır.
SUPERUSER NEDİR ? - BOOTLOADER NEDİR? - ROOT GARANTİYİ BOZAR MI?
SUPERUSER NEDİR?
- Superuser root erişimine sahip cihazlarda bulunan bir uygulamadır. Bir yönetici diyebileceğimiz Superuser cihazda bulunan uygulamalardan herhangi biri root kaynaklarına erişim izni yani ayarları değiştirme izni istediğinde devreye girer ve bu izni uygulamalara vermeye karar vermemiz için bize sorar.
BOOTLOADER NEDİR?
- Bootloader herhangi bir işletim sistemi çalıştırılmaya başlanmadan önce yürütülen bir koddur. Temel işlevi cihazın işletim sistemi ve kernel’ine önyükleme yani açılış için talimatlar vermektir.
- Peki bootloader’in ne olduğunu bilmek ne işimize yarar diyorsanız anlatayım. Cihazınızda root erişimini sağladınız. CWM recovery sistemini kurdunuz. Şimdi sıra custom rom yüklemeye geldi. İşte bu aşamada çoğu custom rom’un “unlocked bootloader” istediğini fark edeceksiniz. Bootloader kilidini açmak için cihazınız hangi marka ise internet sitesine girip ilgili seçenekten imei numaranızı girerek işlem yapmanız gerekir. Bootloader kilidini açmak kesinlikle garantiyi bozar.
Peki bütün bunlardan sonra gelelim en önemli soruya:
ROOT GARANTİYİ BOZAR MI?
- Bu konuda kesin bir bilgi öne sürülebileceğini düşünmüyorum. Custom rom yüklemek, bootloader kilidini açmak kesinlikle garantiyi bozar diyebilirim. Root yapmak ise kimine göre garanti dışı bırakıyor kimine göre yapılması şart bir işlem.
- Root erişimi sağlamak ise benim fikrimce garantiyi bozmaz. Google Play’de bile Google’ın kendisi tarafından sunulan ve sadece root’lu cihazlarda kullanılması için geliştirilen uygulamalar mevcut. Google Play’in bile sadece root yapılmış cihazlarda kullanılacak uygulamaları sunması bu açıdan kullanıcıları biraz rahatlatıyor.
- Ancak bir sorun olduğunda, cihazı garantiye götürdüğünüz zaman size bu konuda root garantiyi bozar derlerse şaşırmamanız lazım.
Etiketler:
4.4 KitKat,
Android,
Android 5.0,
BOOTLOADER NEDİR,
DİSCOVERY 4.4,
Discovery ELİTE,
EVOBT,
GALAXY NOTE 5,
Galaxy S5,
GMD,
ROOT,
ROOT GARANTİYİ BOZAR MI?,
Samsung,
SUPERUSER NEDİR,
telpa
KERNEL NEDİR ? FLASHLAMAK NEDİR?
KERNEL NEDİR?
- Kernel terimi sadece android işletim sistemine özgü bir terim değil bütün işletim sistemleri için geçerli bir terimdir.
- Kısaca anlatmak gerekirse, cihazda bulunan bir yazılım, cihazın bir donanımını harekete geçirmeye ihtiyaç duyarsa bu isteğini kernel’e gönderir. Bu ihtiyaç ise cihazın sesini kısma, ekran parlaklığını değiştirme gibi aklınıza gelebilecek her şey olabilir.
FLASH YAPMAK, FLASHLAMAK NEDİR?
- Flash yapmak cihazda bulunan rom’un yani işletim sistemi dosyalarının yeniden yazılması anlamına gelir. Başka bir deyişle işletim sistemi yazılımı yüklemek demektir. Bu cihazınızın yaptığı orijinal yazılım güncellemeleri olabileceği gibi, sizin bilgisayardan veya CWM kullanarak yapabileceğiniz custom rom yüklemeleri de olabilir.
CWM NEDİR? CYANOGENMOD NEDİR?
- Kısa adıyla CWM tam adıyla ClockWorkMod olarak tanımlanan bu sistem android cihazlar için bir çeşit yedekleme ve geri yükleme sistemidir.
Bu yedekleme sistemi ile yapabilecekleriniz ise sadece yedeklemek ve geri yüklemekten ibaret değil. CWM sistemini kullanarak cihazınıza custom rom yüklemek, root erişimi sağlamak, temalar yükleyebilirsiniz. Örneğin bir custom rom yükledikten sonra CWM recovery’yi kullanarak cihazın bütün bilgilerini yedekleyebilir, herhangi bir sorun durumunda ise yedeklediğiniz tarihe geri dönebilirsiniz.
CyanogenMod ya da kısa adıyla CM ise çoğu android cihazda sağlıklı bir şekilde çalışan bir custom rom’un ismidir. CM romlar Ice Cream Sandwich cihazlar için CM 9, Jelly Bean cihazlar için ise CM 10 olarak bilinir. Sürekli geliştirilen ve güvenilir bir custom rom’dur.
Etiketler:
128GB kapasiteli microSDXC hafıza kartını duyurdu,
4.4 KitKat,
4g,
Android,
Android 5.0,
ClockWorkMod,
costom rom,
CWM,
FRAMAROOT,
GMD,
GMDiscovery 2,
rom,
ROOT,
Samsung
ROOT NEDİR ? NE İŞE YARAR ?
Merhaba bu yazımda yeni başlayanlar ve bilmeyenler için root nedir ? ne ise yarar buna değineceğim.
Android dünyasında yeniyseniz root kavramı size çok uzak gelebilir. Firmalar ve üreticiler satın aldığınız cihazı ürettikten sonra cihazı en uygun ayarlarda kullanılmak üzere düzenlerler. Başka bir deyişle, sizin nasıl kullanmanızı istiyorlarsa o şekilde ayarlarlar. Kendi cihazlarının diğer markalardan ayırt edici özelliklerini kullanıcı tarafından değiştirilemez hale getirirler. Örneğin her firmanın kendine ait bir arayüzü vardır. Samsung’da Touchwiz, HTC’de Sense bu iki firma birbirleriyle yarış içerisinde oldukları için Samsung cihazınızda Samsung arayüzü kullanmanızı isterler ve böyle ayarlarlar. Bir diğer örnek ise cihazı satın aldığınızda içerisinde yüklü olan uygulamaları kullanmanızı istemeleridir ve bu uygulamalar root erişimi olmadan kaldırılamaz.İşte bu şekilde daha kişiselleştirilebilir bir android cihaz için root izinleri gerekir. Root erişimi ise cihazın sistemine üretici tarafından girilmiş bu ayarların kullanıcı tarafından değiştirilmesine olanak sağlar. Başka bir deyişle cihaza kendimizi kullanıcı değil de üretici-geliştirici olarak tanıtmamız anlamına gelir.
STOCK ROM NEDİR? CUSTOM ROM NEDİR?
Stock Rom cihazı satın aldığınızda kendisinde bulunan işletim sistemi versiyonudur. Cihazın kendi geliştiricileri tarafından yapılmıştır.Custom Rom ise tamamen bağımsız geliştiriciler tarafından cihazı kendi istekleri doğrultusunda kullanabilmek için ayarlanmış ( Örneğin maksimum performans veya maksimum pil ömrü şeklinde) ve Rom’u geliştiren kişinin beğendiği, yararlı bulduğu uygulama ve sistem iyileştirmeleriyle cihazınız için üretilmiş bir işletim sistemi versiyonudur.Bağımsız geliştiriciler cihazın orijinal yani stock rom’unu modifiye etme, gereksiz bulunan uygulamaları çıkartma ve ekleme yoluyla custum rom’ları üretirler. Cihazınıza bir custom rom eklemesi yaptığınız zaman artık cihazın kendi firmasıyla bir bağlantısı kalmamış demektir yani garanti gibi durumlardan feragat etmeniz gerekiyor. Artık cihazı custom rom’unu yüklediğiniz kişinin arayüzü-teması, işlemci yönetimi ve uygulamaları ile kullanıyorsunuz demektir.
Etiketler:
Android,
costom rom,
GMD,
GMDiscovery 2,
HTC,
rom,
rom yükleme,
ROOT,
Samsung,
Samsung Galaxy S5,
stock,
stockrom
11 Mayıs 2015 Pazartesi
Facebook uygulama içi arama motorunu test ediyor
Facebook mobil uygulaması içinde çalışacak bir arama motoru üzerinde çalışıyor. Birkaç iOS kullanıcısı fotoğraf, konum ve düşünce eklemek için konulmuş butonların hemen yanında “link ekle” şeklinde yeni bir seçenekle karşılaşıyor. Kullanıcılar link işlevi içinden anahtar kelimeyle arama yapabiliyor ve Facebook paylaşılacak haber makaleleri ile ilgili tavsiyeler de sunacak.
Facebook’ta akıllı telefonlar üzerinden bağlantı paylaşmak biraz zahmetli oluyor ve yeni süreçle birlikte bunun biraz daha basitleştirilmesi amaçlanıyor. TechCrunch bu güncellemenin Facebook’un yayıncıları içeriklerini doğrudan site içinden yayınlamalarına yönelik girişimlerinin bir parçası olabileceğini düşünüyor. İçerik barındırarak ve kullanıcılara kendi uygulaması içinde paylaşımda bulunma izni vererek Facebook, Facebook’tan ayrılmadan haber okumayı ve paylaşmayı kolaylaştırıyor.
Facebook birçok dijital haber kuruluşu için en önemli içerik dağıtım kanallarında bir tanesi ve kullanıcıların içerik paylaşması için kolaylık arttıkça, daha canlı ve geçerli bir içerik barındırıcısı olarak var olmak noktasında güçlenecektir. Google’ın tweet’leri arama sonuçlarına eklemesi veya arama sonuçları üzerinden doğrudan yemek siparişine imkan tanıması, bir arama motorunun neler yapabileceğine dair çıtayı daha da yükseltmişti.
Facebook’un arama motorunun her bir sorguya nasıl cevap vereceği açık olmasa da, TechCrunch’ın haberine göre kullanıcının en çok ziyaret ettiği ve en çok paylaştığı web siteleri ve haberlere göre bir ayarlama yapılacak. Bu yeniliğin tüm kullanıcılara ne zaman ulaşacağıysa şu an için bilinmiyor.
KAYNAK
Bundan böyle Google Play uygulamaları için ön kayıt yaptırabilirsiniz
Yeni bir Android uygulamasının haberini aldığınızda, bunun için bir uyarı kurabilir ve Google Play’de yayınlandığında anında haberdar olabilirsiniz.
Google Play’de oyun ve uygulamalar için ön kayıt seçeneği eklendi. Böylelikle kullanıcılar henüz çıkmamış oyun ve uygulamalara ön kayıt yaptırarak, bunlar yayınlandıklarında cihazları üzerinden bildirim alabilecek, daha sonra da indirebilecekler veya satın alabilecekler.
Şu an için Terminator Genisys filmini temel alan ve onunla aynı adı taşıyan Terminator Genisys: Revolution oyun ön kayıt yaptırma seçeneğini kullanan ilk uygulama gibi görünüyor. Geliştiricilerin uygulama veya oyunlarını erkenden Google Play’e yerleştirerek ön kayıt süreci açma imkanı bulunuyor.
Bu özellik sayesinde geliştiriciler uygulamalarına olan ilgiyi ölçebilecek ve çıkış öncesinde heyecanı artırma imkanı bulacak. Eğer bir uygulama için ön kayıt yaptırırsanız, bu onu satın almak zorunda olduğunuz anlamına gelmiyor. İstediğiniz zaman ön kaydınızı silebilirsiniz.
Apple Watch’ta internet tarayıcısı çalıştırıldı
JailBreakMe’nin arkasındaki geliştirici ve eski Apple stajyeri Comex Apple Watch OS’i kırma ve cihazda web tarayıcısı çalıştırmanın yolunu buldu.
Yayınlanan bir videoda Comex, Google’ın ana sayfasının Apple Watch’ta nasıl çalıştığını gösteriyor. Ancak bu web tarayıcısı pek kullanılabilir gibi görünmüyor. Google’ın arama çubuğunun tümü ekrana sığmıyor, Comex’in parmak ucu ekranın neredeyse tamamını kaplıyor. iOS arayüzünde Kopyala/Yapıştır menüsü açıldığında da bu menü saat ekranının neredeyse tamamını kapatıyor. Comex bu hilesiyle ilgili herhangi bir detay açıklamadı.
Qualcomm’un on çekirdekli Snapdragon 818 yongasetine ait ilk detaylar açığa çıktı
Şu sıralar piyasadaki üst sınıf Android telefonlarında Qualcomm’un Snapdragon 810 ve 808 yongaüstü sistemlerini sıklıkla görüyoruz. Qualcomm akıllı telefon ve tablet sahiplerine daha yüksek performans sunmak için çalışmalarını sürdürüyor ve birkaç ay sonraki mobil cihazlarda bu çalışmaların ürünü olarak Snapdragon 818 yongaseti göreceğiz.
Qualcomm Snapdragon 818 SoC ile ilgili son detaylar sızdı. 10 çekirdekli olduğu belirtilen bu CPU’da dört adet 1.2 GHz Cortex-A53, iki adet 1.6 GHz Cortex-A53 ve dört adet yüksek güç sağlayan 2.0 GHz Cortex-A72 çekirdek bulunuyor.
Snapdragon 818 yongasetinin Adreno 532 GPU içerdiği ve LPDDR4 RAM desteklediği belirtiliyor. Ayrıca LTE Cat-10 seviyesinde hızları işleyebilecek şekilde, 20 nm süreci temel alarak geliştiriliyor.
Bu bilgiler henüz sızıntı aşamasında ve henüz resmi bir duyuru yapılmadı. Bu nedenle Qualcomm’un 10 çekirdekli işlemcisine yönelik dedikodulara şüpheyle yaklaşmakta fayda var.
KAYNAK
LG G4 ve LG G3 karşı karşıya
LG, yeni amiral gemisi Android telefonu G4’ü dünyanın farklı noktalarında eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği etkinlikle görücüye çıkardı. Son birkaç aylık süre içinde çok sayıda dedikodu ve resmi duyurunun parçası olan LG G4’ün çoğu özelliği tanıtım etkinliğinden önce ortaya çıkmıştı. Akıllı telefona dair bilinmeyen az sayıdaki özellik de tanıtım etkinliğiyle birlikte ortaya çıktı. LG’nin yeni gözde telefonu G4 ve selefi G3 arasındaki farkları sizin için sıraladık.
Tasarım
LG G3’ün 146.3 x 74.6 x 9.3 mm.’lik boyutlarının ardından LG G4, 148.9 x 76.1 x 9.8 mm.’lik boyutlarla birlikte geliyor. Bu da Güney Koreli şirketin yeni amiral gemisinin selefine kıyasla daha büyük olduğu anlamına geliyor. Anca söz konusu farklar fazlasıyla milimetrik olduğu için, son kullanıcıların boyuttaki bu değişimi bir bakışta farketmesi pek mümkün gözükmüyor.
LG G4’ün boyuttaki büyüklüğü ağırlık alanına da taşınıyor. LG G3’ün 149 gram çektiği tartıda LG G4 155 gram çekiyor.
LG G4’ün genel hatları G3’ünkilere fazlasıyla benziyor. Büyük ekran ve arka paneldeki kontrol tuşları, her iki cihazın da temel tasarım unsurları arasında bulunuyor. Hem LG G4’te hem de LG G3’te neredeyse çerçevesiz bir ekran tasarımı mevcut. LG G4’ün kalınlığındaki küçük fazlalık ise akıllı telefonun yukarıdan aşağıya doğru kavisli tasarımından geliyor. Kavis ve arka kamera lensindeki küçük değişim dışında iki cihazın neredeyse aynı tasarımlara sahip olduğu rahatlıkla söylenebilir.
LG G4’ün hakiki deri kullanılmış kahverengi, siyah, kırmızı, sarı, gök mavisi ve bej renkli modelleri bulunuyor. Söz konusu seçeneklere ek olarak, deri yerine seramiğin tercih edildiği altın rengi, gri ve beyaz modeller de potansiyel müşterilerin beğenisine sunuluyor. Böylelikle LG G4, altı renk seçeneği sunan selefini geride bırakmış oluyor.
Ekran
Hem LG G4’te hem de LG G3’te 2560 x 1440 piksel çözünürlüğünde 5.5 inç ekran bulunuyor. Her iki ekran da 534 ppi piksel yoğunluğuna sahip. Piksel yoğunlukları aynı olduğu için son kullanıcıların keskinlik veya netlik konusunda bir fark görmeleri pek olası değil. Ancak bu durum LG G4’ün ekranının bazı yeni teknolojileri beraberinde getirmediği anlamına gelmiyor.
Güney Koreli şirkete göre, LG G4’ün ekranı renk gamı ve parlaklık konusunda ciddi bir ilerleme sunuyor. Gelişmiş dokunma hassaslığı ve zengin renkler de ekranda iyileşen noktalar arasında bulunuyor. LG’den yapılan açıklamaya göre, LG G4’ün ekranı yüzde 50 daha yüksek kontrast oranı ve yüzde 25 daha fazla parlaklık sağlıyor.
Kamera
LG, yeni amiral gemisini tanıtmadan önce cihazın bazı önemli özelliklerini bileşenlerini görücüye çıkarmış, cihazın hem ön hem de arka kamerası söz konusu bileşenler arasında ön plana yerleşmişti. LG G3’ün 13 megapiksel arka kamerası, LG G4’te yerini 16 megapiksel bir kameraya bırakıyor. Ancak yeni cihazın arka kamerasının esas ayırt edici özelliği, f/1.8 diyafram aralığına sahip olması. Böylelikle LG G4 hem selefinden hem de rakiplerinden farklı bir noktada konumlanıyor.
Daha geniş diyafram aralığı sayesinde LG G4, LG G3’ten yüzde 80 daha fazla ışık alıyor. Sensörün yüzde 40 oranında büyümesi ve daha doğal fotoğraflar elde etmeyi sağlayan renk spektrum sensörü de kameranın gelişen özellikleri arasında bulunuyor. Kullanıcılar diledikleri takdirde LG G4 ile fotoğraf çekerken deklanşör hızını ayarlayabiliyor veya fotoğrafları RAW formatında kaydedebiliyor. LG G4’ün kamerasında basit, oto ve manuel olmak üzere üç farklı kullanım modu bulunuyor. LG G4’ün 8 megapiksel ön kamerası da, LG G3’teki 2.1 megapiksel ön kameraya kıyasla ciddi bir sıçrama anlamına geliyor.
Donanım
LG G4, altı çekirdekli 64-bit Qualcomm Snapdragon 808 işlemci ve 3 GB RAM ile birlikte geliyor. LG’nin Snapdragon 810’u tercih etmemesi şaşırtıcı bir seçim olarak değerlendirilse de, ortada LG G3’teki Snapdragon 801 işlemciye kıyasla bir ilerleme olduğunu belirtmek gerekiyor.
LG G4, potansiyel sahiplerine 32 GB dahili depolama alanı sunuyor. microSD kart desteği sayesinde bu alanın üzerine 128 GB daha eklenebiliyor. LG G3’te kullanıcılara 16 GB dahili depolama alanı sunulmuştu.
Pil konusunda LG G4’te bir yeniliğe gitmeyen Güney Koreli şirket, yeni amiral gemisi telefonunda da, tıpkı G3’te olduğu gibi, 3000 mAh kapasiteli pile yer veriyor. LG G4’ün pilinin çıkarılabilir olduğunu da ayrıca belirtmekte fayda var.
Yazılım
LG G4, kutusundan LG G3’ün de yükseltildiği Android 5.1 Lollipop işletim sistemiyle birlikte çıkıyor. Şirketin LG G4 ile birlikte kullanıma sunduğu yeni arayüz UX 4.0 ise, ekranı uyandırmadan arka tuşlarla fotoğraf çekme imkanı veren QuickShot gibi özelliklere birlikte geliyor. Yeni arayüzün LG G3’e eklenip eklenmeyeceği henüz bilinmiyor.
Sonuç
Tahmin edilebileceği üzere, LG G4 pek çok alanda LG G3’ü geride bırakıyor. Ancak iki cihaz arasında halef-selef ilişkisinin bulunduğu göz önüne alınınca bu durum kulağa pek şaşırtıcı gelmiyor. LG G4, özellikle kamera, RAM, dahili hafıza ve kullanıcı arayüzü gibi alanlarda sunduğu yeniliklerle selefiyle arasına kalın bir çizgi çekmeyi başarıyor.
LG G4 ve Samsung Galaxy S6 karşı karşıya
Güney Kore’nin iki elektronik devi LG ve Samsung arasındaki rekabet, son yıllarda akıllı telefon pazarına da sıçramış durumda. Android akıllı telefon sahnesinin en önemli oyuncuları arasında yer alan iki şirketin mücadelesindeki son cephenin kahramanları ise LG G4 ve Samsung Galaxy S6. İki akıllı telefon arasındaki benzerlik ve farkları sizler için sıraladık.
Tasarım
LG G4’ün 148.9 x 76.1 x 9.8 mm.’lik boyutlara sahip kasasıyla, Samsung Galaxy S6’nın 143.4 x 70.5 x 6.8 mm. boyutlarındaki kasası arasında gözle görülür bir fark bulunuyor. Samsung Galaxy S6 potansiyel kullanıcılarına daha küçük ve ince bir kasa sunuyor.
İki cihaz teraziye koyulduğunda ise 155 gram ile LG G4 ağır basan taraf oluyor. Samsung Galaxy S6 tartıda 138 gram çekiyor. Materyal olarak LG’nin metal görünümlü plastik, Samsung’un ise metal ve cam karışımını tercih ettiği göz önüne alınınca bu sonuç biraz sürpriz etkisi yaratıyor.
Samsung Galaxy S6 parmak izi tarayıcısıyla dikkat çekerken, LG G4 söz konusu sensörün açığını büyük ekran ve arka paneldeki kontrol tuşları gibi tasarım unsurlarıyla kapatmaya çalışıyor.
Altı farklı renk seçeneği bulunan hakiki deri modelin yanına üç renk seçeneği sunan seramik versiyonu ekleyen LG G4; potansiyel kullanıcılarına altın rengi, mavi, siyah ve beyaz renk seçenekleri sunan Samsung Galaxy S6’ya üstünlük sağlıyor.
Ekran
Söz konusu ekran boyutu olunca LG G4, birkaç noktada Samsung Galaxy S6’ya üstünlük sağlıyor. Ancak keskinlik bu alanlar arasında yer almıyor. Kompakt kasada büyük ekran sunma yaklaşımını sürdüren LG, G4’ün 5.5 inç ekranıyla Samsung Galaxy S6’nın 5.1 inç ekranından daha büyük bir alan sunmayı başarıyor.
Hem LG G4’ün hem de Samsung Galaxy S6’nın ekranları 2560 x 1440 piksel çözünürlüğe sahip. Ancak 576 ppi piksel yoğunluğuyla Samsung Galaxy S6’nın ekranı LG G4’ün 534 ppi ekranına kıyasla daha keskin ve canlı bir görüntü sağlıyor.
LG, G4’ün ekranında renk gamı ve parlaklık gibi alanlarda ciddi bir sıçrama sağladığını iddia ediyor. LG G4’ün Samsung Galaxy S6’nın iyi görüş açıları ve kontrast oranı sunan, oldukça parlak Super AMOLED ekranına karşı nasıl bir sınav vereceğini görmek içinse cihazı bir süre kullanmak gerekiyor.
Kamera
Arka kameraları karşılaştırıldığında LG G4 ve Samsung Galaxy S6, sayısal düzlemde başabaş bir performans sergiliyor. Her iki cihazda da 16 megapiksel arka kamera bulunuyor. Ancak Samsung Galaxy S6’nın arka kamerası f/1.9 diyafram aralığına sahipken, LG G4’ün arka kamerası f/1.8 diyafram aralığı sayesinde bir adım öne çıkmayı başarıyor. LG yüzde 40 oranında genişleyen sensörü ve geliştirilen renk spektrumu sensörü sayesinde G4’ün daha doğal fotoğraflar sunacağını iddia ediyor.
Hem LG G4’te hem de Samsung Galaxy S6’da kamerayı destekleyen yazılımsal özellikler bulunuyor.LG G4’ün Quick Shot özelliği ekran uykudayken arka tuşlarla fotoğraf çekilmesini sağlarken, Samsung Galaxy S6’nın kamerası da ekran uyku halindeyken iki kez dokunulduğunda aktif hâle geliyor.
Sıra ön kameraya geldiğinde LG G4, 8 megapiksel kamerasıyla Samsung Galaxy S6’nın 5 megapiksel kamerasına karşı üstünlük sağlamayı başarıyor.
Donanım
LG G4, altı çekirdekli Qualcomm Snapdragon 808 işlemci ve 3 GB RAM ile birlikte geliyor. Samsung Galaxy S6’da ise şirketin kendi üretimi olan sekiz çekirdekli Exynos işlemci ve 3 GB RAM bulunuyor. Teoride iki fazla çekirdeği bulunan Samsung Galaxy S6’nın daha hızlı bir performans sergilemesi beklense de, Qualcomm Snapdragon 808’in daha etkileyici bir performans göstermesi muhtemel gözüküyor.
LG G4’ün 32 GB dahili hafızasının üstüne microSD kart ile 128 GB daha eklenebiliyor. Samsung Galaxy S6’da ise 32, 64 ve 128 GB olmak üzere üç farklı hafıza seçeneği sunuluyor. Şirket yekpare metal kasa tasarımına geçiş yaptığı için Samsung Galaxy S6’nın hafızası microSD kart ile genişletilemiyor.
Yekpare metal kasa, Samsung Galaxy S6’nın pilinin çıkarılmasını da engelliyor. Cihazda 2550 mAh kapasiteli pil bulunuyor. LG G4 ise değiştirilebilir 3000 mAh kapasiteli pille geliyor. Daha fazla kapasite daha uzun bir kullanım ömrü anlamına gelse de, LG G4’ün ekranının Samsung Galaxy S6’nın ekranından büyük olduğunu ve daha fazla güce ihtiyaç duyduğunu unutmamak gerekiyor.
Yazılım
Her iki telefon da kutularından Android 5.1 Lollipop işletim sistemiyle çıkıyor. Üreticilerin hazırladığı kullanıcı arayüzleriyse deneyimdeki temel farkları ortaya çıkarıyor.
LG’nin G4 ile kullanıma sunduğu yeni arayüzü UX 4.0, farklı kamera modları, gelişmiş takvim ve Akıllı Bildirim gibi özelliklerle geliyor. Şirket yeni arayüzüyle galeride daha fazla kişiselleştirme yapma imkanını da kullanıcılara sunuyor.
Sonuç
Kağıt üzerinde yapılan karşılaştırmada LG G4 ve Samsung Galaxy S6, kafa kafaya bir performans sergiliyor. Bazı alanlarda LG G4 öne çıkarken, bazı alanlarda zafer Samsung Galaxy S6’nın oluyor. İki cihazın da kendi hayran kitlesini yaratacağını ve sahiplerinin büyük kısmını memnun edeceğini söylemek pek sıradışı bir çıkarım olmayacaktır. Samsung Galaxy S6’nın başarılı performansına LG G4’ün nasıl yanıt vereceğini daha iyi anlamak içinse cihazı bir süre test etmek gerekiyor.
Etiketler:
Galaxy S6,
Google glass,
LG,
LG G4,
Qualcomm,
Qualcomm Snapdragon,
Qualcomm Snapdragon 808,
Samsung,
Samsung Galaxy S5: 5.1 inç Full HD ekran,
Samsung Galaxy S6,
Snapdragon
13 Nisan 2014 Pazar
Google Glass sadece bir günlüğüne herkese satılabilecek
Google, 15 Nisan tarihinde ABD genelinde, sadece bir günlüğüne herkese Google Glass sahip olma şansı tanıyacağını açıkladı. Google böylelikle geçici bir süre için davet usülü ilerleyen Glass sahiplik programını durdurmuş olacak.
Söz konusu fırsat dahilinde Google Glass Explorer Programı içinde kısıtlı sayıda kullanıcıya yer açılacak ve 1500 dolarlık parayı ödeyen şanslı kişiler Google Glass’a sahip olma fırsatını elde edecek.
Satışlar 15 Nisan Salı günü yerel saatle sabah saat 6′da (TSİ 16:00) başlayacak, ancak kontenjan kısıtlı olduğu için Google isteklileri ön kayıt işlemine davet ediyor. Ne yazık ki, Google’ın sunduğu bu fırsattan ABD dışında yaşayanlar yararlanamayacak, Glass’ı satın alacakların Amerika Birleşik Devletleri sınırları içinde yaşaması gerekiyor. Google, Glass’ı henüz diğer ülkelere getirmeye hazır olmadığını kaydetti.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Teknoblog Özel: Google Glass Explorer deneyimini yaşadık
Glass ilk olarak 2012 yılında satışa sunulmuştu. İlk olarak sadece Google I/O 2012 katılımcıları başvurup ilerleyen aylarda gözlüklerine sahip olabilmişti. Google daha sonra da “Gözlüğüm olsaydı” şeklinde bir kampanya başlatıp, Glass’a sahip olsalar neler yapacaklarını belirten ve ikna edici olan kişilere de gözlüğü satma şansı tanımıştı.
Bunun sonrasında Explorer programına dahil olanlara da çeşitli kişileri gözlük sahibi olmaya davet etme imkanı verildi.
Son adım Google Glass’ın geliştirici versiyonunun kullanıcı sayısını artırmak için büyük bir hamle olarak nitelendirilebilir. Ayrıca Google’ın gözlüğü yavaş yavaş da piyasaya hazır hâle geldiğine işaret de sayılabilir. Google Glass’ın resmi olarak ne zaman satışa çıkacağı açıklanmadı, ancak 2014 sonlarında gözlüğün piyasada olması bekleniyor.
Bu arada Google 15 Nisanda sadece Glass’ı değil, aynı zamanda Google Titanium Collection paketi dahilinde yeni çerçevelerinden veya göz siperlerinde birini de elde etme fırsatına sahip olacak. Bu yılın başında duyurulan yeni çerçeveler numaralı gözlük lenslerine uyumluluğuyla dikkat çekiyor. 1500 dolarlık fiyat içinde özel lenslerin parası bulunmuyor.
İlgili >> Google+ (GoogleGlass)
Facebook yeni ”Devlet Talepleri Raporu”nu yayınladı
Facebook ilkini geçtiğimiz yılın ağustos ayında yayınladığı Devlet Talepleri Raporu’nun ikincisini yayınladı. Şirketin baş hukuk müşaviri Colin Stretch, raporun yayınlandığını resmi Facebook blogu aracılığıyla kamuoyuna duyurdu. Sosyal paylaşım sitesi Devlet Talepleri Raporu’nu devletleri faaliyetleri konusunda daha şeffaf olmaya teşvik etme amacıyla yayınladığının altını çizdi.
Facebook bu raporu yayınlamasının altında yatan bir diğer neden olarak ise insanların devletlerden gelen taleplerin doğasını anlaması ve bu taleplere cevap verilirken izlenen süreçler hakkında bilgi kazanması yönündeki isteğini gösterdi. Raporda ülkelerden gelen taleplerin sayısı, taleplerde belirtilen kişi veya kullanıcı hesaplarının sayısı, Facebook’un yerel yasalara uygun davranmak doğrultusunda karşıladığı taleplerin yüzdesi ve devletlerden gelen içerik sınırlama taleplerinin sayısı gibi bilgilere ulaşılabiliyor.
Rapora bakıldığında devlet taleplerinin büyük çoğunluğu soygun veya kaçırılmalar gibi suç vakalarıyla ilgili olarak geldiği görülüyor. Türkiye’ye bakıldığında bir önceki rapora göre devlet taleplerinin sayısında önemli bir değişiklik olmadığı dikkat çekiyor. 2013′ün ikinci yarısında devlet tarafından Facebook’a gönderilen talep sayısı 129 olurken, ABD’de bu rakam 12 bin 598 olarak gerçekleşti.
Geçtiğimiz yılın ikinci yarısında Facebook’un Türkiye’de erişimi sınırlandırdığı içerik sayısıysa 2 bin 14 oldu. Söz konusu içeriklere erişimin sınırlandırılmasında Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne hakareti yasaklayan yerel yasalara aykırı olmalarının önemli bir rol oynadığı ifade edildi. Facebook gelecekte de bu raporu yayınlamayı sürdüreceğini açıkladı.
İlgili >> Facebook
18 Mart 2014 Salı
Nokia X’e 1 milyon ön sipariş geldiği bilgisi tartışma yarattı
Nokia X’in siparişe sunulmasının üzerinden sadece dört gün geçmesinin ardından Nokia’nın Weibo hesabından sadece Çin’de 1 milyon ön sipariş rakamına ulaşıldığı şeklinde paylaştığı bilgi tartışma yarattı. Bir açıdan bakıldığında doğru görünen bu açıklamanın biraz abartı barındırdığı da öne sürülüyor.
Yıllardır süregelen beklentilerin ardından Nokia en sonunda Android tabanlı cihaz çıkarma hamlesine girişti, ancak Google’ın sertifikalı Android platformuna yönelmek yerine açık kaynak kodlu Android projesini temel alan, içinde Google’ın uygulama ve servisleri yerine Microsoft ve Nokia muadillerini barındıran özelleştirilmiş bir Android sürümü geliştirdi.
Nokia X serisi altında sunulan cihazlar 100 avro civarındaki fiyatlarıyla tüketiciler için bir hayli uygun görünüyor, doğal olarak gelişmekte olan pazarları hedefliyor. Geçtiğimiz hafta içinde ön siparişe sunulan cihazın Çin’de 1 milyon rakamına eriştiği şeklindeki açıklama bu cihazı Çin’de pazarlayan sitelerden biri olan JD.com tarafından da destekleniyor, ne var ki bu rakamların aldatıcı olabileceği de söyleniyor.
Ön sipariş sürecinin sadece kullanıcı girişi yapma ve “ön sipariş” butonuna basmayla sınırlı olduğu belirtiliyor. Herhangi bir ödeme veya başka formların doldurulmasının söz konusu olmadığı bu ön sipariş süreci dahilinde JD.com sitesi tüketicilerin varolan her bir Nokia X renginden bir tane ön sipariş vermesini sağlayan bir yöntem izliyor, bu da bir müşterinin en fazla dört adet cihaz siparişi verebileceğini gösteriyor.
Anlayacağınız herhangi bir kullanıcı bir seferde dört tane Nokia X cihazının ön siparişini verebilir. Bu da 1 milyon ön siparişin 1 milyon kişinin Nokia X siparişi vermemiş olabileceğini gösteriyor.
Tabii ki, bu ince bir ayrıntı ve Nokia X’in yoğun ilgi gördüğü gerçeğini fazla değiştirmiyor. Tabii ki, Nokia X’in esas performansını birçok ülkede satışa çıktıktan sonra ölçmek mümkün olacak. Nokia’nın Android tabanlı cihazlarının yakında Türkiye’de de satışa sunulması bekleniyor.
İlgili >> LiveSide.net
Nokia X serisi altında sunulan cihazlar 100 avro civarındaki fiyatlarıyla tüketiciler için bir hayli uygun görünüyor, doğal olarak gelişmekte olan pazarları hedefliyor. Geçtiğimiz hafta içinde ön siparişe sunulan cihazın Çin’de 1 milyon rakamına eriştiği şeklindeki açıklama bu cihazı Çin’de pazarlayan sitelerden biri olan JD.com tarafından da destekleniyor, ne var ki bu rakamların aldatıcı olabileceği de söyleniyor.
Ön sipariş sürecinin sadece kullanıcı girişi yapma ve “ön sipariş” butonuna basmayla sınırlı olduğu belirtiliyor. Herhangi bir ödeme veya başka formların doldurulmasının söz konusu olmadığı bu ön sipariş süreci dahilinde JD.com sitesi tüketicilerin varolan her bir Nokia X renginden bir tane ön sipariş vermesini sağlayan bir yöntem izliyor, bu da bir müşterinin en fazla dört adet cihaz siparişi verebileceğini gösteriyor.
Anlayacağınız herhangi bir kullanıcı bir seferde dört tane Nokia X cihazının ön siparişini verebilir. Bu da 1 milyon ön siparişin 1 milyon kişinin Nokia X siparişi vermemiş olabileceğini gösteriyor.
Tabii ki, bu ince bir ayrıntı ve Nokia X’in yoğun ilgi gördüğü gerçeğini fazla değiştirmiyor. Tabii ki, Nokia X’in esas performansını birçok ülkede satışa çıktıktan sonra ölçmek mümkün olacak. Nokia’nın Android tabanlı cihazlarının yakında Türkiye’de de satışa sunulması bekleniyor.
İlgili >> LiveSide.net
iPhone 6 ile ilgili yeni dedikodular sıcaklık, basınç ve nem sensörlerini işaret ediyor
iPhone 6 olarak anılan gelecek nesil iPhone için dedikodu değirmeninin çarkları dönmeye devam ediyor. Her ne kadar iPhone 5s’in çıkışının üzerinden çok zaman geçmese de, gelecek nesil iPhone’a dair dedikodular son sürat ortalıkta dolaşmaya devam ediyor. Şimdiye kadar çıkan dedikodular iPhone 6′nın safir cam ekrana sahip olacağını işaret ediyordu.

Bir başka iPhone 6 dedikodusuysa bu akıllı telefonun diğer iPhone modellerindeki gibi bir ön tuş barındırmayacağı şeklinde. Bunun dışında iPhone 6 dedikodularına bir katkı da elektronik analisti Sun Chang Xu yaptı. Sun’ın Weibo hesabından paylaştığına göre, iPhone 6′nın üç tane çevresel sensörü bulunacak. Söz konusu sensörler basınç, sıcaklık ve nemi ölçmek için kullanılacak.
Basınç sensörü kan basıncını değil, atmosfer basıncını ölçmek için konacak. Bu da söz konusu sensörün sağlık amaçlı konmadığını gösteriyor. Yine de, dedikodular Apple’ın sağlık durumunu yakından takip eden araçlara yöneleceği uzun zamandır konuşuluyor. Dedikoduların yoğunlaştığı noktalardan biri de iWatch. iWatch bilekliğinin kandaki oksijen seviyesi ve nabız gibi değerleri ölçeceği dile getirilen başlıca özellikler arasında yer alıyor.
İlgili >> MacRumors
Bir başka iPhone 6 dedikodusuysa bu akıllı telefonun diğer iPhone modellerindeki gibi bir ön tuş barındırmayacağı şeklinde. Bunun dışında iPhone 6 dedikodularına bir katkı da elektronik analisti Sun Chang Xu yaptı. Sun’ın Weibo hesabından paylaştığına göre, iPhone 6′nın üç tane çevresel sensörü bulunacak. Söz konusu sensörler basınç, sıcaklık ve nemi ölçmek için kullanılacak.
Basınç sensörü kan basıncını değil, atmosfer basıncını ölçmek için konacak. Bu da söz konusu sensörün sağlık amaçlı konmadığını gösteriyor. Yine de, dedikodular Apple’ın sağlık durumunu yakından takip eden araçlara yöneleceği uzun zamandır konuşuluyor. Dedikoduların yoğunlaştığı noktalardan biri de iWatch. iWatch bilekliğinin kandaki oksijen seviyesi ve nabız gibi değerleri ölçeceği dile getirilen başlıca özellikler arasında yer alıyor.
İlgili >> MacRumors
Sony Xperia Z1 Compact 1999 TL satış fiyatıyla Türkiye’de
Sony’nin geçtiğimiz ocak ayında duyurusunu gerçekleştirdiği Xperia Z1 Compact nihayet Türkiye piyasasına giriş yaptı. Sony’nin geçen yılın sonbaharında ülkemizde de satışa sunduğu Xperia Z1′in teknik özellikleri Xperia Z1 Compact ile birlikte daha küçük boyutlu ve yine su geçirmez bir gövdede sunuluyor.
Xperia Z1 Compact 4.3 inç, 720p ekran, 2.2 GHz dört çekirdekli Qualcomm Snapdragon 800 işlemci, 20.7 megapiksel G lens kamera gibi başlıca teknik özellikler bulunuyor. Sony Xperia Z1 Compact için 1999 TL’lik peşin satış fiyatı belirlendi. Telefonu Turkcell satış noktalarında ve elektronik marketlerde bulmak mümkün oluyor.
iPad için Microsoft Office uygulaması bu ay içinde duyurulacak
Satya Nadella’nın Microsoft CEO’su olarak ev sahipliği yapacağı ilk etkinliğin önümüzdeki hafta gerçekleştirilmesi planlanıyor. Şirket 27 Mart tarihinde San Francisco’da gerçekleştirilecek bulut ve mobil odaklı basın etkinliğinin davetiyelerinin dağıtımına başlarken, bu etkinlikte Nadella’nın ”önce mobil, önce bulut” olarak adlandırılan strateji hakkında bilgi vermesi ve Build konferansı öncesinde bazı duyurular gerçekleştirmesi bekleniyor. The Verge sitesinin konuyu yakından takip eden kaynaklara dayandırdığı haberine göre, iPad için Office uygulaması da bu etkinlikte tanıtılacak.

Microsoft’un iPad için Office uygulaması üzerinde bir süredir çalıştığı biliniyor. Şirket geçtiğimiz haziran ayında yayınladığı iPhone için Office uygulamasıyla iOS’e adımını atmıştı. Office iPad uygulamasının da, tıpkı iPhone uygulaması gibi, düzenleme işlemleri için bir Office 365 aboneliği talep etmesi bekleniyor. Uygulamanın Word, Excel ve PowerPoint için belge oluşturma ve düzenleme yeteneklerine sahip olacağı da gelen haberler arasında.
Microsoft’un iPad için Office uygulaması üzerinde bir süredir çalıştığı biliniyor. Şirket geçtiğimiz haziran ayında yayınladığı iPhone için Office uygulamasıyla iOS’e adımını atmıştı. Office iPad uygulamasının da, tıpkı iPhone uygulaması gibi, düzenleme işlemleri için bir Office 365 aboneliği talep etmesi bekleniyor. Uygulamanın Word, Excel ve PowerPoint için belge oluşturma ve düzenleme yeteneklerine sahip olacağı da gelen haberler arasında.
8 GB’lık iPhone 5c resmiyet kazandı
Apple geçtiğimiz eylül ayında piyasaya sürdüğü uygun fiyatlı akıllı telefonu iPhone 5c’nin 8 GB dahili hafızalı versiyonunu hazırladı. Birleşik Krallık’ta O2 kullanıcıları kontratlarına bağlı olarak 50 ila 100 pound arası bir ücret ödeyerek 8 GB’lık iPhone 5c’ye sahip olabilecek.

8 GB’lık iPhone 5c Avrupa’daki bazı çevrim içi Apple mağazalarındaki yerini de alırken, Türkiye mağazasında henüz bu ürün görülmüyor. Dahili hafıza alanındaki indirim dışında yeni iPhone 5c’nin geçtiğimiz yıl satışa sunulan modelden bir farkı bulunmuyor. 4 inç Retina ekran barındıran akıllı telefonda Apple’ın A6 işlemcisi ve 8 megapiksel arka kamera yer alıyor.
Bir iOS ürününün yaşam döngüsünün orta yerinde depolama seçeneklerini değiştirmek Apple’ın daha önce de gerçekleştirdiği bir eylem. Ancak şirketin bu sefer genişletme yerine küçültme istikametinde gitmesi iPhone 5c’nin Apple adına beklenen etkiyi yaratmadığının somut bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Şirket yöneticilerinden bu yönde resmi bir açıklama gelmezken, iPhone 5c’yi toptan ”işe yaramaz” olarak ilan etmek de pek adil bir yaklaşım gibi gözükmüyor. Zira akıllı telefonun satış rakamı geçtiğimiz yıl orta kategoride yarışan iPhone 4s’in satış rakamını geride bırakmış durumda. Ancak bu durum Apple kullanıcılarının büyük kısmının yeni modeller arasında iPhone 5s’i tercih ettiği gerçeğini değiştirmiyor. 8 GB hamlesinin iPhone 5c satışlarına yapacağı etkiyi görmek içinse biraz beklemek gerekiyor.
İlgili >> O2, 9to5Mac
8 GB’lık iPhone 5c Avrupa’daki bazı çevrim içi Apple mağazalarındaki yerini de alırken, Türkiye mağazasında henüz bu ürün görülmüyor. Dahili hafıza alanındaki indirim dışında yeni iPhone 5c’nin geçtiğimiz yıl satışa sunulan modelden bir farkı bulunmuyor. 4 inç Retina ekran barındıran akıllı telefonda Apple’ın A6 işlemcisi ve 8 megapiksel arka kamera yer alıyor.
Bir iOS ürününün yaşam döngüsünün orta yerinde depolama seçeneklerini değiştirmek Apple’ın daha önce de gerçekleştirdiği bir eylem. Ancak şirketin bu sefer genişletme yerine küçültme istikametinde gitmesi iPhone 5c’nin Apple adına beklenen etkiyi yaratmadığının somut bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Şirket yöneticilerinden bu yönde resmi bir açıklama gelmezken, iPhone 5c’yi toptan ”işe yaramaz” olarak ilan etmek de pek adil bir yaklaşım gibi gözükmüyor. Zira akıllı telefonun satış rakamı geçtiğimiz yıl orta kategoride yarışan iPhone 4s’in satış rakamını geride bırakmış durumda. Ancak bu durum Apple kullanıcılarının büyük kısmının yeni modeller arasında iPhone 5s’i tercih ettiği gerçeğini değiştirmiyor. 8 GB hamlesinin iPhone 5c satışlarına yapacağı etkiyi görmek içinse biraz beklemek gerekiyor.
İlgili >> O2, 9to5Mac
Galaxy S5 ve LG G2 Karşı Karşıya
24 Şubat'ta tanıtılan Samsung'un en yeni telefonu Galaxy S5, rakiplerinden biri olan LG G2 ile karşı karşıya geldi. Çift led, parmak izi okuyucu ve ritim ölçer ile ön plana çıkan Galalxy S5, 7 Ağustos 2013'te çıkan fiyat/performans telefonu olan G2 ile karşılaştıralım dedik.
11 Nisan'da piyasaya çıkacak ve muhtemelen her yeni model gibi pekçok kullanıcıyı peşinden sürükleyecek olan Samsung'un Galaxy serisi yeni amiral gemisi, geçtiğimiz yılın en iyileri arasında yer alan ve Galaxy S4'ün de rakipleri arasında girmeyi başarmış olan LG'nin G2'sine karşı.
Peki Samsung işi iyice ileri götürüp arayı açabildi mi; yoksa yerinde mi sayıyor bir senedir?
İki telefonun özelliklerine baktığımızda bazı özellikler dışında aralarında devrimsel farklar yok. Ancak genel olarak bakıldığında Samsung Galaxy S5'in, LG G2'den bir sene sonra çıkmasının da verdiği avantajla bir adım önde olduğu söylenebilir.
4K video, 16 MP kamera ve Android 4.4.2 ile ön plana çıkan Galaxy S5, her ne kadar iyi özellikler sunsa da fiyatından dolayı tercih edilemeyebilir. Fiyat performans hesabı yapıldığında ise LG G2'nin açık ara önde olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ekran konusuna değinecek olursak her iki telefon da Full HD çözünürlükte. Aralarındaki ppi yani inç başına düşen pixel değeri o kadar az ki, fark edilmesi çok zor. İşlemcilerin arasındaki saat hızı farkları da yine aynı şekilde, benchmark dışında günlük kullanımda fark edilmeyecek kadar az.
Barayaya bakıldığında S5'in 2800 mAh, G2'nin ise 3000 mAh bataryası bulunmakta. Arada 200 mAh fark elbette fark edilebilir bir rakam. Ancak üreticilerin yazılımla yaptıkları optimizasyonda çok önemli bir konu. Ayrıca Samsung Galaxy S5'in, kalp ritminizi ölçmek gibi çeşitli işlere yarayan sensörlerinin de enerji tükettiğini unutmamak gerek.
Ön kameraların aynı olduğu iki telefonun; arka kameraları arsında hem sensör hem de megapixel olarak farklılıklar bulunmakta. Galaxy S5'te bulunan 16 MP'lik ISOCEll sensör, LG G2'nin 13 MP'lik CMOS sensörüne kıyasla daha kaliteli fotoğraflar çekmekte.
Ekranlar konusunda pek bir söze gerek yok aslında. Her iki firma da dünyanın en iyi ekranlarını üreten firmaları olduğu için her ortamda gayet net görüntü sunan ekranlar barındırıyorlar; ancak bizim sanki Galaxy S5'ten beklediğimiz biraz daha fazlasıydı sanki. Bu nedenle geçtiğimiz yılki versiyonu ile aynı çözünürlük sunan Galaxy S5'in LG'nin ekranından da çok büyük bir farkı olduğunu söyleyemeyiz.
11 Nisan'da piyasaya çıkacak ve muhtemelen her yeni model gibi pekçok kullanıcıyı peşinden sürükleyecek olan Samsung'un Galaxy serisi yeni amiral gemisi, geçtiğimiz yılın en iyileri arasında yer alan ve Galaxy S4'ün de rakipleri arasında girmeyi başarmış olan LG'nin G2'sine karşı.
Peki Samsung işi iyice ileri götürüp arayı açabildi mi; yoksa yerinde mi sayıyor bir senedir?
Karşılaştırılan Özellikler | Samsung Galaxy S5 | LG G2 |
---|---|---|
Ürün Görseli | ||
İşlemci | Dört Çekirdek 2.5 GHz | Dört Çekirdekli 2.26 GHz |
Ekran | 5.1 inç Super AMOLED | 5.2 inç IPS LCD |
Çözünürlük | 1080x1920 | 1080x1920 |
Pixel yoğunluğu | 432 ppi | 423ppi |
RAM | 2 GB | 2 GB |
Dahili depolama | 16 GB | 16 GB |
Arka kamera | 16 MP | 13 MP |
Video kayıt | 4K | 1080p |
Ön kamera | 2.1 MP | 2.1 MP |
Batarya | 2800 mAh | 3000 mAh |
Ağırlık | 145 gr | 143 gr |
Boyutlar | 142 x 72.5 x 8.1 mm | 138.5 x 70.9 x 8.9 mm |
İşletim sistemi | Anroid 4.4.2 | Android 4.2 |
İki telefonun özelliklerine baktığımızda bazı özellikler dışında aralarında devrimsel farklar yok. Ancak genel olarak bakıldığında Samsung Galaxy S5'in, LG G2'den bir sene sonra çıkmasının da verdiği avantajla bir adım önde olduğu söylenebilir.
4K video, 16 MP kamera ve Android 4.4.2 ile ön plana çıkan Galaxy S5, her ne kadar iyi özellikler sunsa da fiyatından dolayı tercih edilemeyebilir. Fiyat performans hesabı yapıldığında ise LG G2'nin açık ara önde olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ekran konusuna değinecek olursak her iki telefon da Full HD çözünürlükte. Aralarındaki ppi yani inç başına düşen pixel değeri o kadar az ki, fark edilmesi çok zor. İşlemcilerin arasındaki saat hızı farkları da yine aynı şekilde, benchmark dışında günlük kullanımda fark edilmeyecek kadar az.
Barayaya bakıldığında S5'in 2800 mAh, G2'nin ise 3000 mAh bataryası bulunmakta. Arada 200 mAh fark elbette fark edilebilir bir rakam. Ancak üreticilerin yazılımla yaptıkları optimizasyonda çok önemli bir konu. Ayrıca Samsung Galaxy S5'in, kalp ritminizi ölçmek gibi çeşitli işlere yarayan sensörlerinin de enerji tükettiğini unutmamak gerek.
Ön kameraların aynı olduğu iki telefonun; arka kameraları arsında hem sensör hem de megapixel olarak farklılıklar bulunmakta. Galaxy S5'te bulunan 16 MP'lik ISOCEll sensör, LG G2'nin 13 MP'lik CMOS sensörüne kıyasla daha kaliteli fotoğraflar çekmekte.
Ekranlar konusunda pek bir söze gerek yok aslında. Her iki firma da dünyanın en iyi ekranlarını üreten firmaları olduğu için her ortamda gayet net görüntü sunan ekranlar barındırıyorlar; ancak bizim sanki Galaxy S5'ten beklediğimiz biraz daha fazlasıydı sanki. Bu nedenle geçtiğimiz yılki versiyonu ile aynı çözünürlük sunan Galaxy S5'in LG'nin ekranından da çok büyük bir farkı olduğunu söyleyemeyiz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)